Finans uzmanı Dr. Kaan Kutlay, hükümetin açıkladığı ‘ekonomik destek paketi’ni Kıbrıs Postası’na yorumladı.
“BAŞBAKAN ÜSTEL, PAKETİ ‘MİNİ’ OLARAK TANIMLAYARAK BEKLENTİLERİ DÜŞÜRDÜ”
Başbakan Ünal Üstel’in paketi ‘mini’ olarak tanımlayarak beklentileri düşürmeye çalıştığını kaydeden Kutlay, ekonomik paketlerin kamu maliyesinin durumuyla yakından ilişkisi olduğunu anlattı.
Son aylarda dövize bağlı olarak maliyetin artı verdiğini ifade eden Kutlay, halkın belli kesimlerinde beklentilerin arttığını söyledi. Beklentilere rağmen maliyenin borcu ve temmuz ayı itibari ile maaş ve maaş nitelikli ödemelere yansıtılacak hayat pahalılığının da dikkate altınması gerektiğini belirtti.
Açıklanan pakette Halk Bankası’nın sağlayacağı kredi dışında yüzde 13’ten çeşitli sektörlere 200 milyon TL’lik kredi olanağı sağlanacağına işaret eden Kutlay herhangi bir masraf alınmamasının önemli olduğunu söyledi.
Maliye Bakanlığı’nın Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) yoluyla ortalama yüzde 26.60’dan 219 milyon TL borçlandığını anımsatan finans uzmanı Dr. Kaan Kutlay, bu miktarın yarı faiz ile sektörlere aktarılacağını kaydetti.
Kutlay, “Daha önce vergi ve sosyal sigorta borçlarından dolayı bazı kişi ve işletmeler kredi paketlerine ulaşımda zorluk yaşanıyordu. Sn. Başbakan bu sorunun ortadan kaldığını söylemesi olumlu bir gelişme. 200 milyon TL’lik kredi paketi halkın alım gücünü ıracak bir hamle değil ama doğru kullandırılırsa çarpan etkisi ile birlikte ekonomik aktivitelere olumlu etkisi olacaktır.” dedi.
“YÜZDE 13 FAİZ ORANI, PİYASAYA GÖRE UYGUN”
Paketin içeriğiyle sözler sarf etmeye devan eden Kutlay, yüzde 13 faiz oranının piyasaya göre çok uygun olduğunu dile getirerek, kredi alacak kişiler ve işletmelerin bunu TL veya döviz cinsinden mevduat olarak kullanırsa ekonomiye hiçbir katkısı olmayacağını söyledi.
Kutlay, “Önceki paketlerde maalesef bu yönde söylentiler olmuştu. Sosyal yardım alanlara ve cemile yardımı alanlara 2 bin TL, engelli yardımı alanlara bin TL’lik yardımlar çok düşük ama sembolik olarak hatırlanmaları önemli. Keşke imkânlar daha fazlasını mümkün kılabilseydi.” dedi.
“ATAMALAR İÇİN LİYAKAT VE İHTİYAÇ MUTLAKA GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI”
Gerçekten ihtiyaçlı kişilere bu kadar düşük yardım yapılırken toplumda rahatsızlık yaratan atamalar için liyakat ve ihtiyaç mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizen Kutlay, ık siyasilerin sadece müsteşarı ve özel kalemi ile gelip gittiği bir düzen kurulması gerektiğini söyledi.
“SOSYAL YARDIM MAAŞLARININ YILDA İKİ KEZ DÜZENLENECEK OLMASI DOĞRU BİR KARARDIR”
Sosyal yardım maaşlarının yılda iki kez düzenlenmesinin geç kalındığını, buna rağmen doğru bir karar olduğunu anlatan Kutlay, otelcilerin ve sanayicilerin kendi imkânları ile kuracağı santralin enerji maliyetlerini düşürüp rekabet edebilirliklerini ırabileceğini ifade etti.
“HAYAT PAHALILIĞININ BU PAKETTE NE İŞİ OLDUĞUNU ANLAYAMADIM”
Hayat pahalılığının, temmuz maaşlarına yansıtılmasının bu pakette ne işi olduğunu anlayamadığını kaydeden Kutlay, yasa gereği bunun yapılması gerektiğini belirtti.
Bir önceki hükümet tarafından alınan yüzde 65 prim desteğinin aktüeryal denge gözetilerek sürdürülmesinin ise kendisi için önemli olduğunun altını çizen Kutlay, yüzde 100’e yaklaşan enflasyonun dışında çok daha yüksek işsizlik oranının en son istenen olacağını da belirtti.
“KEŞKE HALKIN ALIM GÜCÜNE OLUMLU ETKİ EDEBİLECEK MADDELER DE PAKETTE YER ALABİLSEYDİ”
Sözlerine son vermeden önce en önemli iki makroekonomik sorunun işsizlik ve enflasyon olduğunu söyleyen finans uzmanı Kutlay, “Bu mini pakette sınırlı imkânlar ile daha fazla işsizliği engelleme yönlü politikalar göze çarpmaktadır.
Ekonomi, kıt kaynakları en iyi yönetebilme bilimidir, keşke en düşük gelir grubuna yapılacak cılız yardımların yanında halkın alım gücüne olumlu etki edebilecek maddeler de pakette yer alabilseydi.” dedi.