Neofitu, Politis’e verdiği özel söyleşide, Kıbrıs sorunun kilidini açacak iki şey bulunduğunu, bunların, Avrupa’nın ve dünyanın sorunu olan güvenlik ve enerji krizi olduğunu belirtti.
Averof Neofitu, “Masada iki silah var. Birincisi: Kıbrıs sorununun çözülmesiyle bütün komşu ülkelerimizin -tekrar ediyorum, Kıbrıs sorununun çözülmesiyle Türkiye dâhil bütün komşularımızın- katı ticari şartlarla ve doğal gazın paylaşımı ekseniyle enerji denklemine girmesi. İkincisi: Kıbrıs’ın NATO’ya girmesi. Kıbrıs sorununun çözüm perspektifinin kilidini açabilecek iki şey bunlardır” dedi.
Neofitu, DİSİ’nin de tezi olup, Anastasiadis’in de atıf yaptığı “desantralize federasyon”u üçüncü tez olarak ekleyerek, “İki oluşturucu devletçiğe tam özerklik” yorumunda bulundu.
Neofitu, özetle şöyle devam etti:
“Maalesef 1974’te istila oldu, 74’ten beri işgal altındayız ama kendi ayrı yönetimimizde yaşıyoruz. Kıbrıslı Türkler de yasadışı da olsa 1964’ten beri kendi yönetimi altında yaşıyor. Ve maalesef Kıbrıslı Türkler de, Kıbrıslı Rumlar da buna alıştı. Kıbrıslı Türkler Rumların, Rumlar da Kıbrıslı Türklerin kendi iç konularına karışmasından korkuyor. Gündelik meselelerde özerklik verirsek merkezi hükümetin yöneteceği ne kalır? Çok daha zor konular aşamalı olarak Brüksel’e gider. Dolayısıyla merkezi hükümete, kuralları şu veya bu şekilde belirlenen tek egemenlik, tek uluslararası temsiliyet, tek vatandaşlık, doğal kaynaklar ve üniter ekonomi kalır. Böylece Kıbrıslı Türklerin gündelik konularında özerkliği ve federal hükümet düzeyinde siyasi –sayısal değil- eşitliği olacak.”