Eski Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı, yerel seçimlerle ilgili açıklama yaptı.
“Yerel seçimlerin ertelenmesi Anayasa’ya aykırıdır” vurgusunu yapan Dizdarlı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası’nın 119’uncu maddesinin 3’üncü fıkrası tahtında yerel yönetim organlarının seçimleri, 68’inci maddedeki ilkelere uygun olarak dört yılda bir yapıldığını belirtti.
“DÖRT YIL OLDUĞU AÇIK BİR ŞEKİLDE BELİRTİLDİ”
51/1995 sayılı Belediyeler Yasası’na işaret eden Dizdarlı, belediye başkanının belediyenin yürütme organı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisi olduğunu belirtti. Dizdarlı ayrıca, belediye başkanının belediye meclisinin başkanı olduğunun da altını çizerek, “Belediye Başkanı, yürürlükteki Seçim ve Halkoylaması Yasası kurallarına uygun olarak seçilir. Belediye Meclisi, Belediye’nin genel karar organıdır. Belediye Meclisi, Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın öngördüğü esaslara göre halk tarafından dört yıl süreyle seçilmiş üyelerden oluşur.” dedi.
5/1976 sayılı Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın seçim döneminin ne olduğu hususuna ışık tuttuğunu ifade eden Emine Dizdarlı, mezkur yasanın 10’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasına göre Belediye Başkanlığı, Belediye Meclisi, Muhtarlık ve İhtiyar Heyeti seçim dönemlerinin dört yıl olduğunu açık bir şekilde belirttiğine vurgu yaptı.
“ANAYASA’NIN 119’UNCU MADDESİNİN 3’ÜNCÜ FIKRASI AMİR BİR HÜKÜMDÜR”
Anayasası’nın 119’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasının amir bir hüküm olduğunun altını çizen Dizdarlı, hükümete veya Cumhuriyet Meclisi’ne yerel seçimleri erteleme yetkisinin verilmediğini belirtti. Dizdarlı, söz konusu Anayasa hükmü yerel seçimleri ertelemek için muhataplarına bir takdir hakkı da tanımadığına vurgu yaptı.
Dizdarlı, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Yine, 51/1995 sayılı Belediyeler Yasası ile 5/1976 sayılı Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın ilgili maddeleri K.K.T.C Anayasası’nın 119’uncu maddesi ile uyumlu olup yerel seçimlerin ertelenmesine cevaz vermemektedir.
Bu noktadan hareketle, K.K.T.C Anayasası ve keza ilgili yasaların hükümlerine aykırı hareket etmek veya Anayasa’nın amir hükmünü ihlâl etmek Belediyeleri belirsiz bir kaos ortamına sürükleyecektir. Belediye Başkanlarının, Belediye Meclis Üyelerinin ve Muhtarların seçim dönemleri dolduğundan hiçbir yetkileri kalmayacaktır.
Belediyeler Yasası’nın 125’inci maddesi gereğince Belediye Başkanı, Belediye Başkan Vekili ve Belediye Meclis üyeleri Fasıl 154 Ceza Yasası bakımından Kamu Görevlisi sayılmaktadırlar. Dolayısıyla bu sürecin hitamında yapacakları icraatları veya faaliyetleri yetkisiz olacağından Belediye Başkanları ile Belediye Meclis Üyeleri idari ve ceza davalarıyla yüz yüze kalabilirler.
Bu itibarla, Yerel Seçimlerin Haziran Ayı sonunda zamanında yapılması doğru ve gerçekçi olacaktır. Yerel seçimlerden sonra gerekli reformlar layıkıyla ilgili organlarla istişare edilerek yapılabilir.
Bu çerçevede Hükümet mensupları Anayasa’nın ilgili maddesine aykırı hareket etmek yerine belirlenecek seçim takvimine göre, normalde seçim yasakları süreci olan 60 günlük süre kısaltılarak seçimi gerçekleştirilebilirler. Bu sayede doğru ile yanlışı birbirinden ayırarak Yerel Seçimleri zamanında yapmak Belediyelerin ve keza Belde Halkı’nın yaşayabilecekleri kaos ortamını veya karmaşayı önleyecektir.”