Haberatör Web TV’de Ümit Bahşi’nin sunduğu Ses Ver Ülkem programında konuşan Çakıcı, Sağlık Bakanlığı ile Pembe Köşk Psikiyatri Hastanesi arasında imzalanan protokolün yenilenme aşamasında yaşananlar ilgili açıklamalarda bulundu.
Sağlık Bakanlığı ile Pembe Köşk Psikiyatri Hastanesi arasında KKTC vatandaşı bağımlı hastaların tedavi masraflarının %80’nin karşılandığı protokolün yenilenmesi için verdikleri mücadeleyi anlatan Çakıcı, devletin sözde kalan uyuşturucu politikasının tedavi olmak isteyen bağımlı hastaları ölümle burun buruna getireceğini belirtti.
Çakıcı, 2 yıldır hizmet veren Pembe Köşk Psikiyatri Hastanesi’nin bağımlılık tedavisi için ülkemizde kurulan ilk ve tek Rehabilitasyon Merkezi olduğunu belirterek, bugüne kadar yüzlerce gencin tedavi olduğunu ve hayatlarının kurtulduğunu söyledi.
Pek çok aile ve hasta için umut kapısı olan protokolün uzatılmamasının ciddi sorunlar yaratacağını ifade eden Çakıcı, “Devletin yapamadığını biz yaptık. Zaman zaman devletin AMATEM kuracağını duyuyorum. Bu ülkede zaten AMATEM vardır. Devlet daha düşük ücretlerle Pembe Köşk aracılığıyla bu hizmeti bağımlı hastalara vermektedir. AMATEM Pembe Köşk’tür. Devlet illa da kuracaksa kursun ancak Kıbrıs’ta böyle bir ekip yoktur. Ayrıca şu an Barış ve Ruh Sinir Hastalıkları Hastanesi arkasında milyonlarca lira dökülerek kurulmaya çalışan yer de yanlıştır. Uyuşturucu satıcılarının volta attığı bir yerde şehrin göbeğinde AMATEM olmaz. Orda kurulacak bir AMATEM’de satıcılar hastalara kolay ulaşır böyle olunca sık sık uyuşturucunun hastaneye girmesi nedeniyle de kısa sürede orayı kapatacak hale gelirsiniz. Yanlış bir yer seçimi olduğunu kendilerine söyledik ama dinleyen olmadı. Ayrıca sizin bir uyuşturucu rehabilitasyon programınız da yoktur. Zaten olsaydı 30 yıldır kurulurdu. Belli ki sizin amacınız bize zarar vermektir” dedi.
Mehmet Çakıcı, geçtiğimiz Pazartesi günü, Sağlık Bakanlığı önünde yaptıkları basın açıklaması ve eylemle ilgili de konuşarak, ” Sağlık Bakanı Ali Pilli, Covid ortamında protokolü imzalamayarak ne yapmıyor çalışıyor? Pilli, bir önceki dönemde de protokolün uzatılması aşamasında yaklaşık 4 ay süre boyunca protokolümüzü imzalamayarak bize engel olmuş, bu nedenle birçok bağımlı hasta tedavi olma imkânını yitirmiş ve mağdur edilmişti. Aynı Ali Pilli bugün de benzer bir tutum sergiliyor. Kendisini makam odasında ziyaret ettiğimizde durumun ne kadar hassas olduğunu ifade etmeye çalıştık. Söz konusu protokolün seçim yasakları başlamadan imzalanması gerektiğini, seçim yasaklarının başlaması halinde hastaların tedavilerinin yarım kalacağını ve bağımlı hastaların mağdur edileceğini söyledik. Kendisi söz konusu protokolü imzalamayacağını söyleyince aramızda bir tartışma yaşandı ve tartışma büyüyünce polis çağırmakla tehdit edildik. Daha sonra bakanlıkta görevli Bakan odasında 20’ye yakın kişi üstümüze yürüdü. Biz hastalarımız için verdiğimiz haklı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bağımlı hastaların sesi olmak için eylemlerimize devam edeceğiz. Sağlık Bakanlığı önünde yaptığımız eylem sonrasında seçim sonrasında protokol imzalanacakmış diye açıklamalar yapıldı. O zaman aklınız nerdeydi. Bir de AMATEM kuracakmış diye açıklama yapıyor. Okus pokus ile mı kuracaksınız. Var olan değerleri bile koruyamıyorsunuz” diye konuştu.