Saner, mesajında, şunları dile getirdi:
“Çok değerli kardeşlerim, sevgili Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Halkı. Bayramlar, Devletler, milletler için sevinçlerin, coşkuların doruğa ulaştığı, paylaşıldığı, büyük anlam ve değeri olan günlerdir. Kıbrıs Türk Halkı olarak bizler bu yıl 2 çok önemli ve değerli bayramı birlikte kutluyoruz. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı demek, bizler için, Rum baskılarından kurtuluş, güvenlik ve üzerinde Devlet kurduğumuz coğrafyaya sahip olmak demektir… Kurban Bayramı ise manevi olarak bizlere güç katan iki dini bayramımızdan biridir…”
“BİR SALGIN SÜRECİNDEYİZ VE BUNDAN GEREKEN DERSLERİ MUTLAKA ÇIKARMALIYIZ”
İnsanoğlunun fani olduğunu, manevi dünyaya gereken kıymeti vermenin, her şeyin önüne sevgiyi, saygıyı, yardımseverliği koyabilmenin insanoğlunun mutluluğunu artırdığını dile getiren Saner, şöyle devam etti: “Bencillik, hırs, nefret, kin ve küskünlük, bizlere zarar verir, mutsuz eder. Bizler bayram günlerini fırsat bilerek affedici olmayı, hoşgörülü davranmayı, kötü, zararlı duygulardan kurtulabilmeyi mutlaka başarmalıyız.
Bir salgın sürecindeyiz ve bundan gereken dersleri mutlaka çıkarmalıyız. Halk olarak en büyük gücümüzün birlik ve beraberliğimiz olduğunu hiç unutmamalı, aramıza nifak sokmaya, yaşama sevincimizi, dinamizmimizi kırmaya çalışanlara asla izin vermemeliyiz. Değerli kardeşlerim; Kıbrıs Türk Halkı olarak 20 Temmuz 1974’te Türkiye Kıbrıs’a askeri müdahalede buluncaya dek çok sıkıntılar çektik, tehlikeler yaşadık. Göç ettirildik, toplu mezarlara gömüldük, ekonomik olarak sıfırlandık.
“LÜTFEN İYİ DÜŞÜNELİM”
Yıllarca can ve mal güvenliğinden yoksun yaşamak zorunda kaldık. 20 Temmuz 1974 sabahı Türkiye Kıbrıs’a müdahale etmeseydi ne olacaktı lütfen iyi düşünelim…
-15 Temmuz 1974 darbesi ile başa geçen Nikos Samson’un Yunanistan’ın desteği ilan ettiği Kıbrıs Helen Devleti yaşamaya devam ederdi.
-Kıbrıs Türkü’ne saldırılar düzenlenmeye devam eder, bizler ya adayı terk etmek ya da Rum hegemonyasını kabul etmek zorunda kalırdık.
-Türkiye, hakkı olmasına rağmen Kıbrıs Türk Halkına karşı verdiği sözleri yerine getiremeyen aciz bir Devlet durumuna düşerdi. Dolayısı ile 20 Temmuz 1974 gerçekten bizler için zifiri karanlıktan aydınlığa geçiştir, yeniden doğuştur… Bu yeniden doğuş sayesinde bu topraklarda sıfırdan bir ekonomi yarattık, Devlet kurduk.”
“SORUNLAR AŞILAMAYACAK SORUNLAR DEĞİL”
UBP Genel Başkanı ve Başbakan Saner, sorunlar olduğunu, ama bunların aşılamayacak sorunlar olmadığını belirterek, şunları söyledi: “Biz imkansız denilen şeyleri başararak bugünlere geldik… Yine başaracağız… Mutlaka kalkınmış, Dünya’da hak ettiği yeri alan bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olgusuna ulaşacağız… Bunun için Anavatan Türkiye ile birlikte, canla, başla çalışıyoruz.
“EGEMENLİĞİMİZİ REDDEDEN RUM TARAFI İLE İŞ OLSUN DİYE MASAYA OTURAMAYIZ”
Kıbrıs konusundaki tutumumuz nettir:
Egemenliğimizi reddeden Rum tarafı ile iş olsun diye masaya oturamayız. Kıbrıs’ta hakikaten bir antlaşma isteyenler artık adada 2 egemenlik 2 Devlet olduğu gerçeğini değiştiremeyeceklerini kabul ederek Rum tarafının doğru yola gelmesini sağlamalıdırlar. Kıbrıs’ta yapılabilecek en akıllı iş, var olan 2 Devlet’in bir anlaşma ile güç ve işbirliğine gitmeleri, bir araya gelmeleridir. 2 Devlet olarak hidrokarbon kaynakları, su, enerji, turizm, tarım, doğal afetler, sağlık konularında gereken adımları atarsak arkasının geleceğine, bunun Türk-Yunan ilişkilerinin gelişmesine, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasına ciddi katkı sağlayacağına yürekten inanıyoruz…
“TOP RUM KESİMİNDE”
Ancak top bizde değil. Top Rum kesiminde. İnşallah uzlaşmaz, maksimalist tutumlarından vazgeçerler ve görüşme masası kurulur… Bu duygu ve düşüncelerle tüm 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramınız ile Kurban Bayramınızı candan kutlar, hepinize sağlık ve mutluluklar dilerim.”