Berk Ozen paylaşımı şöyle:
“TEŞEKKÜR EDIYOR” & Payima Düşen “ÇEMKİRMEM”
Facebook bana göre FeyzBOK ; irrite edici bir çok şey var ancak maalesef memleketimizin en sevdiği, takip ettiği bir mecra.. Mecburen burada paylaşıyorum…
Temaslı Hotelinde kaldığım süre ile ilgili 2 NEGATIVE ile Çıkarken, MALPAS ÇALIŞANLARIN’dan ve (Temaslıyım diye 14 gün beni 5* Hotelde ağırlayan) bu imkanı bana veren DEVLET yetkililerine TEŞEKKÜR etme niyetiyle bu yazıyı kaleme aldım.
Çalışanlarına sahip çıkıp işletmesini ayakta tutmaya çalışan MALPAS Yönetimine ; Kapıdaki Güvenliğe ; yemekleri pişiren ( Kahvaltı, Öğle, Akşam ve Sahur Yemekleri) AHÇI ve ekibine ; Yemekleri soğutmadan dağıtma çabasıyla (07:00-12:30-18:30-02:30) günün her saatinde yemeklerimizi temiz ve düzgün şekilde getiren arkadaşlara ; Çöplerimizi toplayan ve sürekli su ve meyve getirenlere ; her gün ateşmizi ölçen Hotel Hemşiresine ; Kapıya gelen siparişlerimizi bekletmeden odamıza teslim eden arkadaşlara ; bu ramazan mubarek gün emeklerini esirgemeyenlere teşekkür ve şükranlarımı iletmek istiyorum. Allah Razı Olsun hepsinden.
ANCAK ; yaşadığım bir başka SORUNU da paylaşmak istiyorum…
Oğlum ve eşim POSITIVE olarak Pandemi Hoteline, bense NEGATIVE olarak TEMASLI Hoteline yerleştik.
Oğlum ve ben SINAV haftası nedeniyle kaçırdığımız sınavlara telafi alabilmek için resmi bir belgeye ihtiyacımız olduğunu hatırladık.
Sağlık bakanlığında görevli üst düzey bir yetkiliye mesaj attım. BU raporu nereden alabileceğimi sordum.
Bana bir isim verdiler ; araştırınca bu kişinin Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Baş Hemşiresi olduğunu öğrendim.
Hastaneyi aradığımda da böyle bir belgeyi bu birimin vermediği bilgisi paylaşıldı. Her konuştuğum farklı bir yer ve birime yönlendirse de sonunda 1102 numaralı hattın aranması bilgisine ulaşmayı başardım..
1102 Bir çok kere aramama karşın ancak bugün bir muatab bulabildim.
1102 | Yetkilisine 15dk boyunca kim olduğumu, (+)ve olan Oğlumun ( 10 günü tamamlayıp 2 NEGATIVE ile ÇIKTIĞINI) ve benim Temaslı olup bugün 2inci NEGATIVIMI de verip çıkacağımı belirtip ; her ikimizin de OKUL SINAVI kaçırmamız nedeniyle bir belge istediğimizi belirttim.
ILK CEVAP | 10dk boyunca beni neden bugün arıyorsunuz ki, yarın arayın her iki belgeyi de almak için 2 kere gelmek zorunda kalmayın dedi. Yarın başvurmamı ve bende çıkınca gidip 2 raporu da almamın daha uygun olacağını, ısrarla tekrarladı.. Bende ısrar edince bugün gelebilecek misiniz ki, Hoteldeyim diyorsunuz dedi.. Ben de Ben Hotelde olabilirim ancak ailenin bazı fertleri dışarda olduğundan gelip alabilir dedim. Niye ısrar ediyorsunuz diye sorunca da ; eğer ben bugün POSITIVE çıkarsam ve Hotelden çıkmama müsaade etmezlerse, bu çocuk niye madur olsun ki diye sordum.. Sonra bugün hazır olur denen raporun aslında ancak YARIN HAZIR OLABİLECEĞİNİ belirtti arkadaşımız.
IKINCI CEVAP | Tamam dedim o halde oğlumdan ( bu arada oğlum evde, ben Hotelde ama Cep Telefonunda konferansdayız) istediğiniz ne bilgiler varsa sorun verelim deyince, şu soru soruldu ; Temaslılar kim ? Dedim ki ne temaslısı anlamadım. Kimin temaslısı..? Arkadaş, Oğlum Denizin sankide bugün POSITIVE olmuş gibi temaslılarını soruyormuş meğerse. Tekrardan anlattık, positive di 2 NEGATIVE ile çıktı evde şu anda dedik.. Sizden giremediği SINAVA telafi sinavı alabilmesi için bir belgeye ihtiyacımız var dedik…
UCUNCU CEVAP | Sonra çok ilginç bir şekilde ansızın bunu Hotel resepsiyonuyla konuşacaksınız, orada size Dr. İmzalı ve mühürlü bir belge verecekler dedi. Nasıl yani deyince, anlamıyormusunuz, kaçtır anlatıyorum diyerek terslendik ustune ustluk, neyse Dedik koparmayalım hattı ansızın zaten zor ulaştık… Sorgulamaya başladım hemen ; Dedim ki, Hotelde bildiğim kadarıyla Dr. YOK.
Sadece hotel çalışanı bir Hemşire var. Test almaya gelen hemşire de her gün görmüyoruz, günün her saati bir yetkili hemşire var mı yok mu bilemiyorum 14 günde devlet hemşiresini 2 kere gördüm sadece.… Olmayan Dr. Bu belgeyi nasıl verecek deyince yine anlamaz arlanmaz olduk.. Az önce Burdan (Burhan Nalbantoğlu Dev.Hast. Bilmem ne Katından) gelip alacaksınız demiştiniz şimdi de Hotelden alacaksınız diyorsunuz diye ikiledim..? Israr ettim, Hotel vermez ise ne yapıcaz sorusuna ise cevap alamadım…
Az önce Oğlum HOTEL’in Hemşire odasını aradı ; çıkarken imza vermeniz gerekirdi. Imza vermeden çıktınız diye bir de azar işittiler. Allahdan Eşim de aynı odadaydı Oğlum ile ve arayıp biz çıkıcaz bizden istenen bir şey var mı diye sormuşlar çıkmadan. Prosedür nedir diye.. Ama bir şey denmemiş. Her neyse bu yazıyı yazarken bir belge HOTEL de bulunanlar tarafından Verilmiş.. Umarım yeterli olur.. Ne güzel bir memlekette yaşıyoruz..
Bu konu haricinde bugüne dek buna benzer bir çok anısı vardır mutlaka herkesin …. ; Örneğin Bakanlar kurulunda bir karar alınıyor ; ama kimsenin haberi yok, bilgisi yok. Uygulama aşamasında çalışanlarda araştırayım öğreneyim, insiyatif kullanıp sorup soruşturayım diyen var mı bilemiyorum. Devletin aldığı karardan uygulayıcıların haberi nasıl olmaz anlaşılır gibi değil… Yani MİŞ Gibi yapmak kanımıza işlemiş, bir karar ALIR’mış gibi yap… Uygulayıcı da UYGULAR’mış gibi yapsın, basit bir sorunu olan vatandaş da sorununu anlatacak muatab arasın dursun…
ALACAKLAR ya da ALINAMAMIŞLAR’la ilgili herkez avaz avaz ya bağırır ya da yollarda, ama bu MEMLEKETE VERILECEKLER’le ilgili, KIMSE İŞİNİN HAKKINI NASIL DAHA İYİ VERİRİM ; aldığım maaşın hakkını daha iyi vermek için ne yapabilirim diyen YOK. 24 aydır takır takır maaşını alan, yan komşusunun tek kuruş almadan bu kadar ayı nasıl geçirdiğini merak eden kaç kişi var Allah Aşkına..? … BU Memleket BİZİM diyorlar.. Yok kardeşim Bu Memleket maalesef, işinin hakkını vermeyen, bir şeyleri nasıl daha iyi yapabilirim demeyen, banane benmi kurtarıcam memleketi diyen, miş gibi yapan, sadece isteyen, şikayet eden, çemkiren, höyküren (ki çemkirip höyküren, hakkını – pardon bence böyle demiyelim de istediğini diyelim daha doğru olur, sadece onlar alıyor bu memlekette ; çünkü HAK ve ADALET diye koşanların memleketteki adaletsizlik pek de umurlarında olmadığını bu pandemi sürecinde çok net gördük) , ama bir şey yapmayan, yapma niyeti olmayanların memleketi… Çoğunlukla. Daha doğrusu bence sessiz çoğunluk kavramından yola çıkarsak, bana göre “FAZLASIYLA SESLI, AZINLIK”.
Bu memlekette iş Ürteten, mal hizmet üreten, MİŞ GİBİ yapmayan, (Devlet ya da özel) çalışan, tüm olumsuzluklara ve haksız rekabet ortamına karşın ayakta kalmaya çalışan, tüm kurum ve kişilerin Allah Yardımcısı olsun… Işimiz zor gerçekten… Yok, Bir Evet’le Dünyaya bağlanacaktık, Yok Federasyon/Konfederasyon olsunmuş, Yok Barış Engellenemezmiş, kardeşim bırakın artık bu safsataları da reelpolitik ile ilgilenin artık, çözüm üretin göt kadar memleketi nasıl bir hale soktuğumuzun sorumluluğunu artık alsın herkes.. Bunda hiç mi bizlerin suçu ya da katkısı YOK allah aşkına..? Hep başkaları suçlu, hep başkalarının yanlışları bizi bu güne getirdi ; iyi de kardeşim sen nerdeydin o sırada , hangi doğruları yaptın sen…. Hepimiz suçluyuz, herkesin payına düşen bir şey var mutlaka ; yapması gereken var. Ben ne yaptım bu memleket için deyip artık kendi hatalarımız ve eksikliklerimizle yüzleşmemiz lazım… Veee çook çalışmamız lazım, çoook…
Ben mi ne yaptım ; merak eden gelsin anlatırım… Ama mutlaka yapmadıklarım ve/veya sorumluluğunu paylaşmak zorunda olduğum suçlar da vardır. En az herkesin olduğu kadar…