spot_img
10.8 C
Lefkoşa
spot_img

GAYRI RESMİ BEŞLİ KONFERANS

Kıbrıs sorununda görüntünün netleştirilmesi maksadını taşıyan gayrı resmî 5’li konferansın Eylül ayında ve teknokratlar düzeyinde toplanacağı, Türkiye’nin bu konferansta, konfederasyon modelinde ısrar edeceği, alternatif olarak da iki devleti ortaya koyacağı öne sürüldü.

Fileleftheros haberi “ Usta Çözücüler İçin Konferans… Türkiye Konfederasyonda Israr Edecek ve Topu Başkan’a Gönderecek… Beşli Konferansta Niyetlerin Netleştirilmesi İstenecek” başlık ve spotlarıyla manşete çekti.

Gazete bilgi sahibi kaynaklarını adres göstererek, Türk diplomasisinin  Kıbrıs sorununda yeni fikirlere hazırlandığını,  gündeme doğal gaz meselesini de sokmaya çalışacağını belirtti. Türk tarafının  bu hareketler ile topun, bu senaryoları daha önce gerek TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu gerek Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ile görüşen Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in sahasında olacağı görüşünde olduğunu yazdı.

Habere göre Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in detayları  belirleyeceği görüşmesini takip edecek olan gayrı resmî konferans, “kavşak önemde” addediliyor ve  “sürecin bundan sonrasının, konferansın sonucuna bağlı olacağına dikkat çekiliyor.

Rum tarafının, müzakerelerin yeniden başlaması için Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki  her türlü faaliyetini durdurmasını istediğini hatırlatan gazete, Rum önerisini kabul etmesi halinde aynı şeyi Türkiye’nin de isteyeceğinin açık olduğuna dikkat çekti, şunları yazdı:

“Yani, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin enerji programlarını durdurmasını isteyecek.  Böyle bir ihtimal win-win durumu olarak düşünülse de bu örnekte geçerli olmayacak. Çünkü gerçekte, egemen bir devletin, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin şekillendirip uyguladığı bir program ile Ankara’nın Kıbrıs MEB’indeki baskıncı yayılmacı faaliyetleriyle eşitlenmesi olacak.”

“ DAHA ÖNCE BU KONULARI ÇAVUŞOĞLU VE ÖZERSAY PERDE GERİSİ GÖRÜŞMELERİNDE AÇTIĞI İÇİN TOP ANASTASİADİS’İN SAHASINDA OLACAK”

Anastasiadis’in “konfederasyon konusunu da iki devlet konusunu da geçmişte, Türk tarafıyla -Çavuşoğlu ve Özersay ile- perde gerisi görüşmelerinde açtığını” hatırlatan gazete ancak bunun, müzakerelerdeki tercihi olması gerektiği anlamına gelmeyeceğini çünkü böyle bir durumda kimseden (ne federasyonu ve Guterres Çerçevesi’ni savunan AKEL’den ne de büyük çoğunluğu konfederasyon konusunu tartışmayan merkez kanattan) destek almayıp tek başına kalacağını yazdı.

ÜÇ ÖN ŞART

Simerini “Gayrı Resmî Crans Montana: Müzakerelerin Başlamasına Üç Ön Şart” başlıklı haberinde, Akıncı-Anastasiadis  arasında yapılacak yeni görüşmenin, Crans Montana’da resmî konferansta nelerin görüşüleceğinin netleştirileceği gayrı resmî bir konferans çağrılıp çağrılamayacağını göstereceğini kaydetti.

Gazete, Rum yönetiminin yeni bir strateji  çerçevesinde “A- Müzakereler başlamadan önce Türkiye’nin  Maraş’ı iade etmesi, B- Türk askerinin çekilmeye başlaması ve C- Avrupa Konseyi tarafından KKTC’de nüfus sayımı yaptırılarak TC kökenlilerin ne kadar, Kıbrıslı Türklerin ne kadar olduğu belirlenmesi” şartlarını incelemesi gerektiğini savundu.

“MÜZAKEREYE ŞİMDİ GİTMEYELİM”

Fileleftheros “Müzakereye Şimdi Gitmeyelim” başlıklı analiz haberinde “Attila’nın istilası” olarak nitelediği Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri ve “tehditlerinden” sonra  ve şimdi müzakerelere gidilmesinin büyük bir hata olacağı görüşü ortaya konuldu.

Genel Sekreter’e 2003’te mektup göndererek müzakerelere katılmaya hazır olduğunu ileten müteveffa Rum Yönetimi eski Başkanı Tasos Papadopulos’un yaptığı hatanın aynısını şimdi de Anastasiadis’in yapmakta olduğuna işaret edilen haberde, şu ifadelere yer verildi:

“Anastasiadis, Türkiye Kıbrıs MEB’inde ve Kıbrıs kıta sahanlığında olduğu sürece müzakerelere gitmemelidir. Bunu yaparsa, Kıbrıs’ı ve halkını kendisi incitmiş ve hepimize, ‘belki de Kıbrıs MEB’inde kaynak aramamalıydı’ çok yanlış mesajını vermiş olacak.”

İLGİLİ HABERLER

Bizi takip edin

3,234TakipçilerTakip Et
5,673TakipçilerTakip Et

SON HABERLER