Çalışma Bakanı Gardiyanoğlu, KKTC yurttaşlarının 55 yaşından sonra çalışmasına gerek olmadığını düşündüğünü açıkladı. Elindeki olanakları, KKTC yurttaşlarını 55 yaşında emekli etmek amacıyla değerlendirmeyi düşünecekmiş…
Hesap kitap yapmadan konuşuyor diye itham edilmeyi istemeyecektir. Kendisine sorsanız, “Henüz kesinleşmiş bir şey yok; düşünüyoruz ve değerlendireceğiz.” diyeceğinden eminim… Düşünüyor… Yurttaşlarının 55 yaşında emekli olmasının iyi bir şey olduğunu düşünüyor… Değerlendirecek!
KKTC’de elektrik yok… Emekliler elektrik faturalarını da ödeyemiyorlar zaten ama ilgili bakan gençleri bile emekli etmeyi düşünebiliyor!
KKTC’de sağlık hizmetleri çökmüş durumdadır. Sosyal Sigortalar Dairesi’ne sağlık primi ödeyenlerin aldığı hizmet giderek azalıyor ve kötüleşiyor. Yaşlılar için bakım yok. Hastanelerde bile bakım hizmeti verilmiyor. Yolsuzluk var diye kesilen ilaç yardımı bir türlü başlatılamadı. Ama ilgili bakan ulufe dağıtır gibi emeklilik dağıtabileceğini zannediyor.
Emeklilikle alakası yok belki ama eğitim de yok! Çocuklar konteynerlerde eğitim görüyor. Öğretmenler eksik; çok sayıda ders “boş geçiyor” ama bakanlarımızdan birisi, insanları emekli ederek kahvehanelerde gonga oynamaya göndermeyi hayal ediyor!
Çalışmadan, bir elimiz yağda, diğeri balda şöyle bir 30 yıl geçirsek fena mı olur?
Bunun düşünüldüğünü öğrenmiş olmak bile, nasıl bir FELAKET ile karşı karşıya olduğumuzu anlamak için yeterlidir. Çalışma bakanımız bize uygun çalışma koşulları ve düzeni sağlamayı değil, bizi kısa yoldan maaşa bağlamayı düşünüyor!
Sosyal Sigortalar Dairesi, emekli maaşlarını ödemek dışında hiçbir görevini yerine getiremiyor. Covid-19 salgını günlerinde ortadan kaybolmuştu zaten. İşini kaybeden insanlara hiçbir ödeme yapamadı. Şimdi hesabı düzelttiğini sanıyor ama bu düzelmenin 70 bin kadar yabancı işçinin yatırdığı primlerden kaynaklandığını; en ufak bir sarsıntıda bu insanların ülkelerine dönerek bizi kaderimizle baş başa bırakacaklarını öngöremiyor. Bir sigortalının aslında esas olarak kendi yarattığı primlerin geri ödemesini alarak emekli olması gerektiğini düşünemiyor. Yabancı işçilerin sürekli olarak artacağını ve yeni gelenlerin emekli olanları sürekli olarak besleyebileceğini zannediyor.
Belki de bizim kültürüm böyledir. Beleşten yaşamak; zaman zaman yeni ganimetlerden yararlanmak hoşumuza gidiyor. Çalışmak ve hatta bir ömür boyu çalışmak bize uygun görülmüyor.
Bizim ülkemizde “emekli” gibi yaşayan sosyal sigorta emeklisine pek rastlanmaz ama biz “emekli” olduk diye başkalarını da 55 yaşında emekli olmasını engellemeye çalıştığımız zannedilmez inşallah!