NE YEDİLER BİLMİYORUZ AMA HERKESİ MEMNUN ETMEYİ BAŞARDILAR!

NEW YORK’TA MENÜSÜNÜ BİLMEDİĞİMİZ, FOTOGRAFINI GÖRMEDİĞİMİZ YEMEKTE NE YENİLDİYSE YENİLDİ AMA İLGİLİ HERKESİ MEMNUN EDECEK BİR SONUÇ ELDE EDİLDİ!

0
blank

Kimisi “en pahalı yemek” diyor; kimisi “Tatar ile olmaz” diye ekliyor. Geçmişteki müzakere süreçleri içinde bulunanlar, New York görüşmesinden “bir şey çıkmadığında” fikir birliği yapmış görünüyorlar. Tatar da tersini söylemiyor zaten… Hristodulidis de öyle…

Taraflar arasında uçurum olduğunun ifade edilmesi Tatar’ı memnun etmiş olabilir. Bu uçurumun kapatılması için bile olsa görüşmelere devam edilecek olması da Hristodulidis’in işine geliyor; O da memnun olmalıdır.

Görüşmelerin “gayrı resmi olarak” devam etmesinde anlaştılar ama katılımın nasıl olacağında anlaşamadılar. Tatar, Türkiye ve Yunanistan’ın katılmasından; Hristodulidis ise garantörlerin katılmasından söz ediyor. Birisi dörtlü diyor; diğeri beşli… Genel Sekreter’in açıklamasında ise “genişletilmiş formattan” söz edilmekle yetinildi… Bu farklılık daha önce de vardı; devam ediyor… Nerede anlaştıklarını anlamamış bile olabilirler ama sıkıntı yok!

blank
YEMEKTE BİRARAYA GELDİKLERİ SÖYLENİYOR AMA ORTADA BİR FOTOGRAF BİLE YOK… BELKİ DE SADECE KORİDORDA KARŞILAŞTILAR… SONUÇTA HERKESİ MEMNUN ETMEYİ BAŞARDILAR AMA….
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

Yeni geçiş kapıları açılması için görüşmekten söz ediliyor ama bu görüşmelerden bir sonuç almak da kolay olmayacak. Türk tarafı Haspolat’ta bir kapı açılmasını ve ticari araç geçişlerinin buradan yapılmasını öneriyordu zaten. Rum tarafı, Türk tarafından yapılan ticareti kolaylaştırmak istemiyor ve buna karşı çıkıyor. Doğrudan karşı çıkmak yerine Rumların hareketlerini kolaylaştıracak başka kapılar açılmasını gündeme getirerek pazarlık yapmaya çalışıyor. Rumların açılmasını istediği iki kapı da askeri bölge engeline takılıyor… Haspolat’ta kapı açılmasını isteyenler, hem Rum tarafıyla hem de KKTC’deki askeri makamlarla pazarlık yapmak zorunda… İşleri kolay değil ama yeni kapılar açılmasının yolu kapanmış da değil! Uğraşmaya devam edecekler herhalde…

İlgili veya ilgisiz herkes New York görüşmesinden bir sonuç elde edilmediği konusunda hemfikir olsalar bile böyle bir görüşmenin olması tarafları yine de memnun etmiş olmalıdır.

Tatar, federasyon görüşmesi yerine iş birliği görüşmesi yapmak istiyordu. Memnundur!

Hristodulidis, görüşmeleri başlatmayı başaramamış olmanın baskısı altındaydı. Bu baskının azalacağını düşünerek memnun olmalıdır!

Miçotakis, Türk-Yunan yakınlaşmasını engelleyecek gerilimlerden nefret ediyor sanırım. Gayrı resmi olsa da her türlü görüşme işine geliyor. Keyfine diyecek yoktur herhalde!

Erdoğan ise, AB ile ilişkileri yumuşatmak zorundadır. Ticaret, vize kolaylıkları ve savaş uçağı ile ekipmanları tedarik etmek gibi sorunları vardır. Rum tarafının ve Yunanistan’ın baş ağrısı yaratma olasılığını azaltmak, Almanya gibi devletlere Türkiye ile yakınlaşmalarını savunabilecekleri kozlar temin etmek işine geliyor olmalıdır. Kıbrıs sorunu ile ilgili bu “gayrı resmi süreçten” şikayetçi olacak değildir!

Hiçbir şey olmamış olsa bile tarafların tümünü de memnun edecek bir görüşme olmuştur. Bundan “yeni umutlar” yaratmayı başaracak olan iyimser Kıbrıslı Türkler de olacaktır. Onlar da memnun olanlar grubuna eklenebilir. Kötümserlere ise hesaba katmaya gerek yoktur; onlar hiçbir şeyi beğenmezler zaten!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz