Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği’nin (AB), Kıbrıs sorunun esas kaynağı Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY); Kıbrıs Türkü’nün, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsü ile iki devletli çözüm önerisini kabul etme yönünde telkinde bulunması gerektiğini belirterek, “Kıbrıs’ta iki Devletli çözümün zamanı gelmiştir” vurgusu yaptı.
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği Liderler Zirvesi Sonuç Bildirisini değerlendirdi. Açıklamada, Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği Liderler Zirvesi’nin Sonuç Bildirisi’nde diğer konuların yanı sıra “Türkiye” başlığı altında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini de ilgilendiren ifadelere yer verildiğinin gözlemlendiğine işaret edildi.
Avrupa Birliği’nin bu bildirgeyle, uluslararası antlaşmaların ve kendi üyelik kriterlerinin hilafına Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni AB üyesi yaparak, Kıbrıs konusunun bugünkü durumunun esas sorumlusunun kendisi olduğu gerçeğini unutturma çabasına devam ettiğine işaret edilen açıklamada, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerini de Kıbrıs konusuna rehin tutmaya çalıştığına dikkat çekildi.
Dışişleri Bakanlığı, tükenmiş çözüm önerilerinde ısrarcı olan Avrupa Birliği’nin, bu tavrıyla ancak adadaki durumun devamına hizmet ettiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Yarım asırdan fazla bir süredir denenmiş ve başarısızlığı kanıtlanmış modellerle Kıbrıs konusunda bir yere varılmasının mümkün olmadığı aşikardır. Kıbrıs’ta iki Devletli bir çözümün zamanı gelmiştir.
Kıbrıs konusunda tümüyle GKRY yanlısı bir tutum sergileyen AB’nin Kıbrıs konusuna müdahil olma çabasında ısrarcı tavrının bu bildirgede de yer aldığı görülmektedir. Kıbrıs Türk halkını izolasyona maruz bırakan, Rum tarafına ise konfor alanı sunan statükonun başlıca sorumlularından olan AB ve kurumlarının Kıbrıs konusuna hiçbir şekilde müdahil olmasını kabul etmemizin mümkün olamayacağını bir kez daha yinelemekte fayda görüyoruz.
AB, Kıbrıs konusunda tüm sorumluluğu Türkiye’ye atmak yerine, sorunun esas kaynağı GKRY’ne Kıbrıs Türkü’nün egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsü ile iki-Devletli önerisini kabul etme yönünde telkinde bulunmalıdır.”